Pazartesi

şiir, aşk, yapay zekâ vs üzerine..

acayip güzel paylaşımlara rastlıyoz, beğenip yorumlar yapıyoz, kelime yok!?!!. yokmuş gibi davranan, bir nokta ile bile olsa ses vermeyen, umursamayan, cevap tenezzülünde bulmayan, karşılık nezâketi göstermeyen, gerçek sandığımız, sâfî mallıkla teveccüh gösterdiğimiz binlerce sayfa var… meğerse….!..?!!!

meğerse neymiş, sayfaların sahiplerinin yüzde sekseni insan değilmiş!!!. kalan yüzde yirminin de yüzde doksandokuzu yıldızını parlatma, popüler olma şöhret peşindeymiş!. ne kadar çok paylaşım, (saniyede 300-400-500-1000) o kadar çok müşteri, pardon, takipçi, beğeniymiş.. ciddî okuyup, ciddî kafa patlatıp, binbir zahmet yorum yazan mı?!!.
trilyonda bir!. onlar da şiire, yazıya, mottoya, güzel söze, âyete, hadise aldanıp, kazâra düşen keklikler, kekler, oltaya gelen zavallı sazanlar!.
okuma, yazma, üzerinde düşünüp, kafa yorup emekle yorumlar düşecez diye geceden sabaha heyecandan uyumayan saftirikler..

sayfa sahipleri…
kayıtsızlıklarına bakınca, insan kendini konu mankeni, tezahüratçı, teşrifatçı, sahne dekoru, basir figür, uygun yerlere konan obje, esas oğlan, esas kızın filminin bi sahnesinde üç saniye görünen figüran, bol reklam, bol şöhret altyapı çalışmalarında alt katalizör, kenar süsü, lavinya saksısı, verim artırıcı gübre, temizlik kovası, vileda sapı gibi hissediyor..
çok düşündüm üzerinde, neden?!!. çözdüm sonunda..
seslendiklerimiz uzaylı robotmuş, yapay zekâ ürünüymüş paylaşımları, kompüterlerle muhatabmışız..
bilimkurgu filmi gibi; hani gelecekte insanın yerini bilgisayar, robotlar, hologramların insanın yerini falan alıyorlar ya, mevzuu gerçek oldu..
şiir yazdırıyolar lan?!!. biri sayfası, hesabı için şiir yazdırıyo, anında 300-400 bin beğeni?!!, zaten takipçi sayısı 250-700 bin?!. yapay zekâya öne çıkarıp tepelere yerleştiriyorlar, parası karşılığı.. bu hizmeti veren sanal firmalar var; piarı, piyasası, ilanı reklâmı olan..
yâni, burda da ‘paran kadar konuş aslanım!. bastır ‘canlı’yı, canlı canlı takipçi tut, beğeni al!.
takipçi beğeni yaptırıyolar adamlar?!. ve onlar gerçek dünyadan.. hesapta gerçek ve canlı ve ama hakikatte sahte olan..

ne güzel, bi filozofun sözleriyle yıllardır teselli buluyordum,
“geleceğin bilgisayarları her şeyi yapacaklar, ama âşık olamayacak, şiir yazamayacaklar”
bütün dünyam yıkıldı, bilgisayarlara yapay zekâyı ürettirdiler, yapay zekâyla da insan gibi konuşan, mimik yapan, yuh artık, âşık bile olup duygusal tepki veren, şiir yazan…
âşık olup, şiir yazıyolar?!!. allahım, yağacak dedikleri taş yağıyor başımıza!.

bi hikâyesi yok, şiir yazıyo, şiir yazıyo acı çekmiyo!!.?!.
saniyede milyar güzel söz, şiir, duygu dolu yazı akıyo, önümden geçenlerden yakaladıklarımdan çok beğendiklerime can kan, ben, bizzat kendim, organik, rasyonel, reel, kendi enöpöz duygu düşüncelerimle hemen oracıkta daha, sıcağı sıcağına, canlı canlı bayaa da bi emek de, çok çok yazıyom, sesleniyom… tık yok?!!. tık kimden gelmiyo peki?!. sayfa hesap sahibi puşt okumayı bile yapay zekâya yaptırıyo!.
kendi duymuyo, okumuyo bile, istatistik bakıyo; kaç kişi ziyaret etmiş, beğeni koymuş, yorum yapmış, bunlardan kaçı abonem, kaçı yeni takipçi adayım, kaçı uzaktan hayranım?!.
derdi algoritma!. ‘yüksel bebeğim, hadi, en zirvelere!!.’
ulan o biçim kaşalot, kaşar, yelloz, mâdem okumuyon, zaten hazır milyon takipçin var ve ziyaretçin, trilyon kalpçikli öpçüklü beğenin var, bu yüzden yorum morum, oranda değil, kedi şeyi kadar umursamıyon, karşılık verme lüzumu görmüyon, bari yorumlarımın karşılığını da yine yapay zekâya yaptır a ibine!.

yorum morum diyince,
can baba bilir gibi te nezman koymuş lafı;
“forum morum
belki yârın konuşurum
öyle kötü ki durum
soru sorana korum”
diyerek..
bide;
şu gün itibariyle, içerik üretmede yüzde kırkmış yapay zekânın payı, iki yıl içinde de yüzde doksanlara çıkacakmış.. allahım, yerin altının üstünden hayrlı olduğu zaman geldi mi, sana gelme vaktim?!!.

benim artık bu dünyadan gitme zamanım geldi,
tutunacağım hiçbi şey kalmadı çünkü..
bişey var, böyle çengel gibi, aklımda, bi soru, sormadan gitmiim dediğim, diyeceğim,
organik bir kimlik, kendi olan, yekpâre bir kişilik, canlı kalmış, şu yapay sanal dünyanın müthiş çekimine aldanmayan, kanıp kapılıp sürüklenmeyen, tapınmayan kaç kişi var şu dünyada?!.
irrasyonel olmayan kaç kişi kaldı dünyada, merak ediyom!.?!. onlardan bilerine rastlasaydım bari?!!. bi çay içer, konuşurduk.. acılarımızdan, gitmeden önce!.


Hiç yorum yok: