Pazartesi

âh be çocuk…

… ne yaptın sen?!.

(okulda… kırk yıl sonra… aftan dönen moruk dede yaş, bi öğrencinin en fazla iki onluk yaşta öğrenci arkadaşlarından biri… dertli..

amfide, kantinde, hergele’de, ortabahçe’de bi köşede hep yalnız…)

- ne derdin var aslanım?!!.

- “kendini sıkı eğitmiş, hayatı tanımış, büyülü, deli dolu, çılgın bir kadına âşık olma!.

kitap okuyan bir kadına âşık olma!. bir kadın kitap okuyor, okuduğunu anlıyor, sorulara sözü dolandırmadan cevap veriyor, çok şey hakkında uzun konuşabiliyor, hissediyor ve yazıyorsa o kadına âşık olma!. hele ki şiiri seven bir kadına âşık olma, çünkü en tehlikelileri onlardır..

bilmek hiçbir şey değil, bildiğini bilmek asıl bilmek, idrak.. ve bildiğini bilmenin bir adım sonrası fiiliyat..

düşünen, ne bildiğini bilen ve uçmayı da bilen böyle bir kadına âşık olma!. düştüğünde kalkabilen, üzerine gelen hücumları savuşturan, kendinden emin olan bir kadına âşık olma!.

âşık olurken gülen ya da ağlayan, ruhunu bedene dönüştürmesini bilen bir kadına âşık olma!.

bir tabloya odaklanıp etrafıyla iletişimini kesen, uzun uzun bakabilen, müzik olmadan yaşayamayan bir kadına âşık olma!.

günle gündemle ilgilenen, isyankâr, haksızlıktan, umursamazlıktan, adâletsizlikten büyük korku duyan bir kadına âşık olma!.

televizyon izlemekten hoşlanmayan bir kadına âşık olma!.

yüz hatları veya bedeni farketmeksizin kendi olan, kendi olmanın güzelliğini taşıyan bir kadına âşık olma!.

hayatı dolu, yoğun geçen, eğlenceli, zekî ve kalabalıkları umursamayan, gereksizlerin arasından mecbûri geçerken saygısız gibi görünen bir kadına âşık olma!.

hele ki yaşlıysan kendinden genç, gençsen senden yaşlı böyle bir kadına âşık olma!.

sakın böyle bir kadına âşık olmayı isteme, çünkü eğer böyle bir kadına âşık olursan, o seninle kalsa da kalmasa da, seni sevse de sevmese de, böyle bir kadından aslâ geri dönemezsin...”

diyo, yine bi kadın ve işte ben de tam da dediği gibi bir kadına âşık oldum.. ben ne yapçam baba, yardım et!.

-hakikaten be koçum, ne yaptın sen, nasıl sürüklendin ardından, çıkmaz sokağa girdin, bu cehennem kuyuya nasıl düştün?!. kimin âhını aldın, anana babana mı isyân ettin, divâne olmuş bi âşığı mı kınadın, ne yaptın!.

evlat, yaşayan ölüler mezarlığında yerin nerde, kaç ada, kaç parsel; her günbatımı gelip onulmaz yanışına su taşıyayım?!.

Hiç yorum yok: